29 Ekim 2010 Cuma

Sünnet Gölü Gezisi, Çubuk Gölü , Göynük


Sevgili Ayhan kardeşim (ve hemşerim aynı zamanda) bir karadeniz turu yapalım dedik.
memleketimize gidip oraları turlayacaktık.
ancak hava şartları kötü olduğundan süresi kısaldı. biz de rotayı çevirdik bolu civarına.
29 Ekim coşkusunu yollarda yaşadık.
2 gün toplam 600km civarı olan bu gezimiz bisikletçi olan kardeşimizin ilk motor gezisiydi.

Rotamız
Akyazı, sülük gölü, sünnet gölü, çubuk gölü, göynük.


Şunu daha büyük bir haritada görüntüle: bolu sünnet gölü gezisi



Ayhan beni haliç köprüsünde sabahın ilk ışıklarında karşıladı ve yolculuğumuz başladı.
hiç vakit kaybetmeden akyazıya basıyoruz.
ve ilk çay molamızı vermek için yoldan ayrılıyoruz. gayemiz biraz yoldan uzak bir yerde çay içmek
ama ne yazık ki en tepeye kadar çıktık bir yer bulamadık.

En tepedeki evler değişik bir şekilde yapılmış.
 
çaya erişemedik.
ayhan ilk sapaktaki kahveye gidelim demişti. ya ne güzel yerler var dedim burdamı içecez.
oraya kaldık. :(

yinede keyfimiz bin500


artçımız da var.



 huzur veren dağlar


sülüklü göl sapağını kaçırıyoruz.. morelimiz bozuluyor. geri dönmüyoruz. sünnet gölüne devam.
güzel bi alabalık yemek istiyoruz.





ayhanı küçükler kesmedi.
annelerine göz dikti
 









burası dedenin yeri. yukarıda sünnet gölü restourantta alabalık hem pahalı hem de ben alkol kokusunu sevmiyorum.
burası açık hava bi alabalık 5tl. hem de salatası içinde.

herşey çok otantik.
yazın çok kalabalık oluyormuş burası.



ayhana 1 bana 2


Sünnet Gölü.





gölü bi turladık.


normal de burada kalmayacaktık.
fakat oda olduğunu öğrendik ve pazarlık v.s. ortam da cazip.  










çevredeki turistik yerler.
 


biraz ısınıp çaylarımızı yudumluyoruz.


soba kendini anca ısıtıyor

 

Gece çekimlerimiz





Sabah erkenden uyanıyor insan.
Gece kalirifer çok feci yanıyordu.
o dondurucu sıcakta sabaha kadar camımız açıktı.




ayhan fotoğraf peşinde




bir de sisimiz var. burası fotoğraf çalışması için mükemmel.
 














derinlik çalışmalarımız













sonrasında kahvaltı ve yola koyuluyoruz.



sünnet gölünden çıkışta garmin yolları tanımadı.
hemen TerraCrosser a başvuruldu. rotayı her ikisinede atmıştım.
uydu görüntüsünden yolları rahatça gördük ve keyifle off-roadımıza devam ettik.
off-road diyorum. yol toprak ve çamurlu idi. artçılı bu şekilde bayır çıkınca haliyle heyecanlı oldu.

Ayhan acemisi tabi. bir yandan video bir yandan fotoğraf. bir yandan neresi burası derken kafa bir sağa bir sola.
"ayhan hareket etme düşecez"
ha bu arada tek başıma o yola girmezdim.

Burası çubuk gölü. ankarada çalışırken çok duyardım. kısmet bugüne imiş.




Yel değirmenleri film setinden. ama güzel bir hava vermiş.










buranın özelliklerinden biri bazen ağaçların su içinde kalışı.



Tepeye çıkmak istiyoruz. Artçılı tarlaya girdik. dikili değildi. sonra baktık yukarı yol yok geri döndük.









Sonrasında doğru göynük.
Akşemsettin hazretlerini ziyaret.





Çok güzel mimarisi var. Tüm evler bu tip.


Gözümüzü kaleye dikiyoruz.



Kaleye çıkış da bizi gevşek taşlık bir yol karşıladı. artçılı biraz riskli oldu ama sanırım keyfide biraz riskinde :)


kalede bir köylü güzeli.








Dönüş yolunda ayhan fotoraflardan verim alamadığını o yüzden çekmediğini söylüyor.
öyle şey olur mu diyorum. Shutter öncelikli ayara alıyorum. sanırım 1/300 gibi bir şeyle güzel güzel çekiyoruz.



aaa bitti.
bir bisikletçi için son derece eğimli bir gezi idi. sağolasın ayhan.

haydi millet gezi listesine ekleyin

Mustafa Sarı.

Hiç yorum yok: